Arabuluculuk Nedir?
Son yıllarda alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemleri başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere tüm dünyada hızla gelişme göstermekte olup, bu yöntemi kullanan ülkeler içerisinde de özellikle “Arabuluculuk” (Mediation) yönteminin öne çıktığı, yaygın ve başarılı olarak uygulandığı görülmektedir Arabuluculuk, Dünya genelinde en çok tercih edilen alternatif uyuşmazlık çözüm yollarından biridir. Dünyada yaşanan alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerine olan ilgi artışı, ülkemizde de belirgin bir şekilde ortaya çıkmış, nihayetinde 2013 yılında 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu (“Arabuluculuk Kanunu”) yürürlüğe girmiştir.
Arabuluculuk, arabulucu adı verilen ve uzmanlık eğitimi almış olan tarafsız ve bağımsız bir üçüncü kişinin katılımıyla ihtiyarî olarak yürütülen uyuşmazlık çözüm yöntemidir. Arabulucu ise, aralarında hukuki bir uyuşmazlık bulunan tarafları bir araya getiren, tarafların birbirlerini anlamaları sağlamak adına birbirlerinin görüşlerini, iddialarını, kabullerini, tekliflerini ve sair iradelerini iletmek üzere taraflar arasındaki iletişimi sağlayan kişidir. Arabuluculuk yönteminin hedefi, uyuşmazlıkların Devlet yargısından bağımsız olarak uyuşmazlığın taraflarca çözüme kavuşturma yolu olarak tanımlanabilir.
Hangi Uyuşmazlıklar Arabuluculuk Müessesesine Konudur?
Yabancılık unsuru taşıyanlar da dâhil olmak üzere, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri iş veya işlemlerden doğan her türlü özel hukuk uyuşmazlıkları[1] hakkında arabuluculuk müessesesi uygulanabilir[2].
Gizlilik İlkesi ve Delil
Arabulucu, arabuluculuk faaliyeti çerçevesinde edindiği bilgi ve belgeleri gizli tutmakla yükümlüdür. Aksi kararlaştırılmadıkça, uyuşmazlığın tarafları da bu konudaki gizliliğe uymak zorundadırlar[3].
Uyuşmazlıkla ilgili bir dava açıldığında, uyuşmazlığın tarafları veya sair herhangi bir üçüncü kişi (i) arabuluculuğa ilişkin herhangi bir daveti, (ii) arabuluculuk sürecinde ileri sürülen teklifleri ve yapılan iddiaların veya vakıaların kabulünü ve (iii) arabuluculuk faaliyeti dolayısıyla hazırlanan herhangi bir belgeyi mahkemede delil olarak ileri sürülemez. Bu beyan ve belgelerin açıklanması, mahkeme, hakem veya herhangi bir idari makam tarafından da istenemez.
Arabuluculuğun Hukuki Etkisi
Mahkeme kararının taraflardan her birine verilen hüküm nüshasına (örneklerine) ilam denir. Arabulucunun ve taraflarının imza edeceği ve icra edilebilirlik şerhine sahip arabuluculuk anlaşma belgesi, ilam niteliğinde belge sayılır (mahkeme önünde yapılan (i) sulh, (ii) kabul ve (iii) feragat ile aynı hukuki etkiye sahiptir)[4].
Ne Zaman Arabuluculuğa Müracaat Edilebilir?
Herhangi bir dava açılmadan veya dava açıldıktan sonra yargılamanın herhangi bir aşamasında (temyiz ve karar düzeltme ve icra aşamaları dahil) taraflar arabulucuya başvurabilir. Dava açıldıktan sonra tarafların birlikte arabulucuya başvuracaklarını beyan etmeleri hâlinde yargılama, mahkemece üç ayı geçmemek üzere ertelenir. Bu süre, tarafların birlikte başvurusu üzerine üç aya kadar uzatılabilir[5].
Arabuluculuk Müessesesinin Avantajları Nelerdir?
- Arabuluculuk, ekonomik ve hukuken etkili bir uyuşmazlık çözüm yoludur. Mahkemeler nezdinde görülen yargılamalarda (i) mahkeme harçları, (ii) karşı taraf vekalet ücreti ve (iii) yargılama giderleri dahil ancak bunlarla sınırlı olmaksızın doğabilecek ve birden çok gider kalemi mevcuttur. Buna kıyasen, arabuluculuk ile çözümlenen uyuşmazlıklarda sadece (i) arabulucu ücreti ve (ii) maktu harç doğmaktadır.
- Mahkemelerin huzurunda görülen uyuşmazlıkları konu alan davalar, aylar genellikle yıllar sürmektedir. Buna kıyasen, arabuluculuğa başvurulması halinde, birkaç hafta içinde tatmin edici bir sonuca ulaşılması mümkündür.
- Uyuşmazlıkların çözümü konusunda mahkemelere başvurulduğu takdirde, mahkemeler Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre katı kuralları olan belirli bir usul izleyeceklerdir. Halbuki arabuluculuk, Devlet müdahalesi olmaksızın gerçekleşen, esnek biçimde müzakerelerin yürütüldüğü bir süreçtir.
- Dava sürecine kıyasen, uyuşmazlığın tarafları arasındaki ilişkilerin yıkılmadan sürmesine olanak sağlayan bir uyuşmazlık çözüm yöntemidir.
- Arabuluculuk faaliyeti esnasında temin edilen bilgi ve belgeler kanunen gizli belge hükmündedir. Üçüncü kişiler tarafından talep edilmesi halinde ifşa edilemez.
- Arabuluculuk faaliyeti esnasında ileri sürülen iddia, görüş, kabul, beyan ve teklifler, bir dava esnasında delil olarak ileri sürülemez. Buna karşın, arabuluculuk faaliyeti neticesinde anlaşmaya varılınca bütün taraflarca imzalanan arabuluculuk anlaşma belgesi ilam hükmünde belgedir.
- Arabuluculuk anlaşma belgesinin imzalanması ile doğan damga vergisi maktudur.
Günümüz ticaret hayatında, uyuşmazlıkların olması hayatın olağan akışı gereğince kaçınılmazdır. Ticaret şirketlerin ise kar amacı güden yapılar olması sebebiyle uyuşmazlıklardan mali olarak etkilenecekleri bir gerçektir. Bu noktada, uyuşmazlıkların süratli ve ekonomik bir şekilde sonlandırılması bütün ticaret şirketlerinin menfaatine bir durum yaratmaktadır.
Dünya genelinde oldukça sık uygulaması olan arabuluculuk (mediation) müessesesinin ülkemizdeki uygulaması her geçen gün artmaktadır ve olumlu sonuçlar alınmaktadır. Etkili ve ekonomik bir uyuşmazlık çözüm yöntemi olması sebebiyle, arabuluculuk birçok büyük şirket tarafından muhtelif hukuki uyuşmazlıkların çözümünde kullanılmaktadır.
Muhtelif özel hukuk uyuşmazlıklarının arabuluculuk yöntemi ile giderilmesi mümkündür. Arabuluculuk, Türk hukukundaki en ekonomik ve en süratli uyuşmazlık çözüm yöntemi olmasına ilaveten taraflarına başka birçok önemli avantajlar sağlaması nedeniyle her geçen gün daha sıklıkla tercih edilmektedir.
[1] Sadece aile içi şiddet iddiasını içeren uyuşmazlıklar arabuluculuk müessesesine elverişli değildir.
[2] Arabuluculuk Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca
[3] Arabuluculuk Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca
[4] Arabuluculuk Kanunu’nun 18. maddesi uyarınca
[5] Arabuluculuk Kanunu’nun 15. maddesi uyarınca
This post is also available in: English
Av. Nedim DurukanAv. Mahmut Barlas
Published :
Categories: Other